Amadeus Şarapçılık’ın bağları, Bozcaada'nın kuzey-güney istikametindeki killi topraklar üzerinde ekilmiştir. Yüksek sistem modeli uygulan ve gerektiğinde damlama yöntemiyle sulanabilen bu bağlar arasında geniş yol aralıkları bulunur. adanın hiç kesilmeyen rüzgârı, bağların en iyi şekilde havalanmasını sağlar. Büyük titizlikle yürütülen budama ve seyreltme çalışmaları sayesinde üzümlerin en iyi şekilde gelişmesi temin edilir. Hasat öncesi tam olgunlaşmamış ve bozuk örneklerin ayıklandığı düzenli kontroller sonrası sabah serinliğinde elle toplanan üzümler, bekletilmeden şaraphaneye sevk olur. Burada ayıklanma bandından geçerler, son kontrolleri yapılır ve işlenmeye başlanırlar.

Doğaya saygılı düşük verim bağcılık prensibiyle üretim yapan Asmadan şirketi, modern tesislerinde geleneksel metotlarla çağdaş teknolojinin başarılı uyumunu sergilemektedir. İşleninceye dek diriliğini koruması için sabah serinliğinde elle hasat edilen üzümler önce soğuk hava depolarında bekletilirler. Ayıklandıktan sonra yerçekimi yöntemiyle fermantasyon tanklarına alınırlar. Dinlendirme, tanklarda ve 10-14 ay kadar Fransız meşe fıçılarda gerçekleşir. Sonunda otomatik dolum tesislerinde şişelenen şaraplar, olgunlaşmaları için kontrollü atmosfere sahip mahzenlerde muhafaza edilirler.

1925’den bu yana dört nesildir Bozcaada’da üretim yapan Yunatçılar Şarapçılık (Çamlıbağ Şarapları), yerel Vasilaki, Kuntra ve Karalahna ile birlikte ithal Merlot ve Cabernet Sauvignon üzüm türlerini, adanın güneyinde en uygun güneşi alan bağlarında, sulama yapmadan ve ilaçlamayı ancak çok zaruri hallerde asgari miktarda uygulayarak, özenle yetiştirmektedir.

Üzüm sıkımının halen ayakla ezilerek yapıldığı bu butik aile işletmesinde tüm şaraplar, meşeden gelecek aromaların ada üzümlerinin karakteristik tadına müdahalesini engellemek için sadece çelik ya da – Ayapetro serisinde olduğu gibi – 100 yıllık beton tanklarda dinlendirilerek, kimyasal mayanın kullanılmadığı doğal fermantasyon yöntemiyle üretilmektedir.

Dugladze Türkiye Distribütörü Syrah Şarapçılık, 2019 yılında İstanbul’da kurulmuştur. Tiflis merkezli aile şirketi Dugladze Wine Company‘nin kökleri ise baba Dimitry Dugladze’nin büyük bir imalathane kurduğu 1984 yılına kadar uzanmaktadır. 2004 yılında tesis Avrupa menşeli makinelerle modernleştirilir, 2015 yılında şirketin görsel kimliği yenilenerek, 2018’den itibaren yurtdışı pazarlara yeni premium ürünler sunulmaya başlanmıştır.

Günümüzde toplam üretim kapasitesi 1 milyon litreyi aşan aile işletmesi, gelişen teknolojiye ayak uydurmuş; kırmızı, beyaz ve meyveli şarap imalatıyla kalitesini uluslararası arenada da tescil ettirmiştir.

Erdel Şarapçılık, İngiltere’de düzenlenen ve dünyanın en prestijli yarışmalarından biri olarak gösterilen International Wine Challenge tarafından 2018 yılında gümüş madalya ödülüne layık görülen Hanchalar Öküzgözü-Syrah ve jüri özel ödülünü alan Hanchalar Chardonnay şaraplarıyla jüri tarafından tavsiye edilen şaraplar listesine girme başarısını göstermiştir.

Şirkete ait Chateau Ergenekon, yıllık 50.000 şişelik butik üretimi ile ülkemizin en küçük şaraphanelerinden biridir. Şarap üretiminin bağda başladığı ilkesinden hareketle, üretimde yalnızca Ergenekon ailesinin Gelibolu Tarihi Milli Parkı’nın Saroz’a bakan yamaçlarındaki bağlarında yetişen üzümler kullanılır, dışarıdan üzüm alınmaz. Bağlar Magenta firması tarafından organik olarak sertifikalandırılmakta olup, insan sağlığına zarar veren kimyasal gübre, ot ve böcek ilaçları asla kullanılmaz. Doğaya, insana saygı ve üretimin her aşamasında sağlıklı olma prensibi Chateau Ergenekon’un birinci önceliğidir.

120 dönüm alanda kurulu olan Ergenekon bağlarında Cabernet Sauvignon, Cabernet Franc, Merlot, Syrah, Grenache ve Sauvignon Blanc üzümleri yetiştirilmektedir. Bağlar 2000 yılında kurulmuş, ancak asmaların kaliteli şarap üretimine uygun olgunluk çağına ulaşması beklenerek ilk şarap üretimi 2012 yılında gerçekleştirilmiştir.

Etruscan markası kökü Anadolu topraklarına uzanan kadim Etrüsk mirasını yeniden canlandırma hedefine, ilham kaynaklarıyla uyumlu, göz alıcı sanatsal etiket tasarımlarına sahip şaraplarında yakaladığı yüksek kalite sayesinde başarıyla ulaşmış bulunmaktadır.

Etruscan’ın bilimsel toprak analizleri ve meteorolojik verilere dayanarak özenle seçilen doğal su kaynaklarına sahip 100 dönümlük bağ alanında Cabernet Sauvignon, Shiraz, Sauvignon Blanc, Petit Verdot, Cabernet Franc ve Etrüsklerin bu topraklardan İtalya’ya taşıdığı Sangiovese üzümleri yetiştirilmektedir. Fermantasyon süreci, bağlara 6 km uzaklıktaki şaraphanede bilgisayar desteğiyle dijital kayıt altında tutulan titiz kalite kontrolleriyle takip edilmektedir. Fransız meşe fıçılarda olgunlaştırılan şarapların içerik, özellik ve uluslararası standartlara uygunlukları bilimsel yöntemlerle sınanarak belgelendirilmektedir.

Lucien Arkas Bağları, İzmir Torbalı’da 1.168 dönümlük bir arazide Türkiye’nin en büyük tek parsel organik bağında üretim yapmaktadır.

Bağlarda, Ege’nin toprak ve iklim koşullarına en iyi uyum sağlayacağı düşünülen ve bazıları bugüne kadar Türkiye’de hiç yetiştirilmemiş olan 20’nin üzerinde şaraplık üzüm çeşidi bulunmaktadır.

Lucien Arkas Bağları’nda asmalar, ‘Ecocert’ tarafından tescil edilmiş organik bağcılık yöntemleriyle yetiştiriliyor, üzümler gece serinliğinde ve ay ışığında hasat ediliyor. Böylece üzümlerin “terroir”dan (ürüne iklim ve toprağıyla karakteristik özelliklerini veren biyolojik ortam ve coğrafi yöreden) kaynaklanan özgün meyvemsi aromalarının doğal olarak korunması sağlanmış oluyor.

Mi-La Şarapçılık Eceabat bölgesinin seçkin
üzümlerinden üretilerek, meşe fıçılarda dinlendirilmiş ve
sonrasında şişelenmiş yüksek kaliteli sofra şaraplarını tüketicinin beğenisine sunmaktadır.

Tarihi Gelibolu Yarımadası’nda yer alan 1x1m2 dikim sıklığına sahip 1.700 dönümlük bağ alanında İyi Tarım Uygulamaları gözetilerek strese dayalı kaliteli üzüm yetiştiriciliği yapılmaktadır. Tümü mavi sertifikaya sahip asma kütükleri Fransa’nın Bordeaux bölgesinden klon seleksiyonu yöntemiyle seçilmiştir. Dikili üzümlerin %80’i kırmızı Cabernet Sauvignon, Merlot, Cabernet Franc, Petit Verdot ve %20’si beyaz Sauvignon Blanc, Chardonnay, Viognier türlerinden oluşmaktadır. Fabrika inşaatının 2015 yılında tamamlandığı Caeli projesine başından itibaren rehberlik eden danışman ise, küresel üne sahip Fransız önolog Michel Rolland olmuştur. Caeli Winery’nin direk bağ içinde bulunan üretim tesisi sayesinde üzümlerin yolculuk esnasında kalite ve aroma kaybına uğramasını engelleyen şato tipi bağcılık yapılabilmektedir. Kaliteli şarap yapımı için gerekli teknolojik altyapının son haliyle tesis edilen şaraphane, 9 bin hektolitrelik çelik ve 24 adet 1.720 hektolitrelik Fransız meşe tank kapasitesine sahip bulunmaktadır. Zedeleyici pompalama işlemine karşı yerçekimiyle dolum prensibine uygun tasarlanan fabrikada elle toplanan üzümlerin en az zarar gördüğü geleneksel manuel karıştırma metodu uygulanmaktadır.